8 Aralık 2018 Cumartesi

İstiyorum öyleyse malım

Bir konuda istekli oldugunu kimseye belli etme. Eski, parçalanmış ve sagından solundan yırtılmış bir defterimin ara sayfalarında bir dipnot olarak buldum bu yazıyı. Yıllar önce kendime yazmışım. Acaba kursagımda ne kalmıştı bunu yazarken?

Gerçekleşmesi durumunda bize pek de bir şey katmayacak olaylar için tüm gün tırnaklarımızı yiyip heyecanla saga sola koştururken tam olarak ne yapmaya çalışıyoruz? Akşam buluşacagın kadın, iş çıkışı gidecegin alışveriş, gözünde büyüttügün bir proje... bunun gibi bir çok durum için insanlara yaş mamaya koşan kedi izlenimini neden veriyoruz?

İnsanların gözünde basit ve küçük görünmek için çok geçerli bir neden bu durum. Hele de sizden faydalanmaya çalışan bir insan fevri ve düşüncesiz hareketlerinizi gördügünde size verebilecegi herhangi bir iş, para yada cinsel hazların sizi kontrol etmede çok işe yarayacagını farkedebilir. O kadar eminsiniz ki o proje yada kadından alacagınızı aldıgınızda "bu muymuş ya" diyeceginizden. Buna ragmen kendi kabugunuza kapanıp hayatının tek gayesiymişçesine tüm gün bunu düşünüyorsunuz. Sonunda ne oluyor? Ya o kadın başta korktugunuz şeyi başınıza geçiriyor yada o adam projenizin gelecegi olmadıgını suratınıza çarpıyor. Siz de aptal heyecanınızla beraber bir seviye daha aşagı iniyorsunuz.

İnsanlara bir konuda istekli oldugunu göstermek yerine, bu durumun kendisi için eglence oldugunu ve hayatının gidişatını etkilemedigini, rutin bir zevk oldugunu hissettirmek gerekiyor. Bu sayede karşıdaki kendini vazgeçilmez hissetmiyor yada proje üzerinden sizi kullanabilecegini aklına bile getiremiyor. Sabredebilme yetenegi hayatımızın demirbaşlarından biri olmalı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder